
AKŞAM YASAM 26 NİSAN 2010, PAZARTESİ
Sekiz çocuk iki bebeğe tecavüz etti
Türkiye, Siirt’te ilköğretim okulunda yedi kız öğrenciye aralarında okul müdür yardımcısının da bulunduğu 25 kişinin tecavüz etmesi olayının şokunu yaşarken, Pervari ilçesinde de dokuz ilköğretim okulu öğrencisinin karıştığı tecavüz ve cinayet ortaya çıktı.
Pervari’deki Atatürk Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda (YİBO) okuyan ve yaşları 13 ila 14 arasında değişen sekiz erkek öğrenci, uygunsuz fotoğrafını çekip şantaj yaptıkları aynı okuldan tanıdıkları 15 yaşındaki kıza tehditle getirttikleri 3 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz edip öldürdükleri ve 2 yaşındaki erkek çocuğa da tecavüz edip ölüme terk ettikleri iddiasıyla tutuklandı.
Pervari’deki olay 15 Nisan 2009’da Pervari İlçe Emniyet Amirliği’ne başvuran H.S.’nin, 2 yaşındaki oğlu E.S.’nin kaybolduğunu bildirmesiyle çorap söküğü gibi çözüldü. Baba H.S. şikâyetinde, “Dün akşam yemekten sonra evin alt kısmındaki depoda ben hayvanlara yem hazırlarken oğlum E.’yi kapı önünde bıraktım. Beş dakika sonra çocuğum kayboldu” dedi.
Öldü sanıp bıraktılar
İlçede aramaların yoğunlaştığı sırada minik E.S.’nin, YİBO öğrencilerince Serkani Deresi mevkiinde bulunduğu haberi geldi. Giysileri çamurlu halde ve donmak üzereyken bulunan E.S., Pervari Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yapılan muayenede ise vücudunun çeşitli yerlerinde kesik ve çürükler oluşan çocuğun tecavüze uğradığı saptandı. Polis olayı çözmeye çalışırken bir gün sonra ikinci kayıp çocuk ihbarı geldi.
Bu kez de E.S.’nin amcasının 3 yaşındaki kızı A.S. esrarengiz şekilde kayboldu. Olay ilçede duyulunca A.S.’nin ailesini arayan bir kişi, “Ben çucuğun 13-14 yaşlarında bir kızla Serkani Deresi yönüne gittiğini gördüm” dedi.
Polisler ve halktan yaklaşık 200 kişi Serkani Deresi çevresinde minik A.S.’yi ararken 20.00 sıralarında çocuğun cansız bedeni bulundu. Minik kızın tecavüz edildikten sonra boğularak öldürüldüğü belirlendi.
Önce kız bulundu
Polis birer gün arayla yaşanan iki olayın birbiriyle bağlantılı olduğunu tespit ederek A.S.’nin yanında görülen 13-14 yaşlarındaki kızı aramaya başladı. Amca çocukları olan iki kurbanın evlerinin yakınındaki Pervari Askerlik Şubesi ve bir akaryakıt istasyonun güvenlik kamerası kayıtlarını yeniden incelemeye alındı. Görüntülerde iki çocuğun da kaybolmadan hemen önce 13-14 yaşlarında bir kız çocuğuyla birlikte Serkani Deresi yönüne gittikleri, bu kızın öldürülen minik A.S.’yi kucağında taşıdığı saptandı. İki çocuğun babaları da kızın, diğer kardeşlerinin kızı olan yeğenleri ve Atatürk YİBO öğrencisi 14 yaşındaki D.S. olduğunu teşhis etti.
İtiraf ettiler
Gözaltına alınan D.S., iki kuzenine tecavüz edip birini öldürenlerin, kendisi gibi YİBO’da okuyan ve yaşları 13 ila 14 arasında değişen H.T., Y.Ş., H.T., M.T., M.K., C.Ş., S.G. ve A.F.K. olduğunu söyledi. YİBO öğrencileri savcının talimatıyla gözaltına alındı. Çoğu sınıf arkadaşı olan sekiz erkek öğrencinin, aynı okulda okuyan D.S.’nin çıplak fotoğrafını çekip şantaj yaptıkları ve kendilerine cinsel ilişki için küçük çocuk getirmesini istedikleri ortaya çıktı.
E.S.’yi bulmuş gibi yaptılar
İfadelere göre D.S., önce amcasının oğlu 2 yaşındaki E.S.’yi sekiz erkek öğrenciye teslim etti. Öğrenciler çocuğa sırayla tecavüz ettikten sonra öldürmek için dereye batırıp çıkardı ve boğulduğunu sanarak terk edip kaçtı. Ertesi gün herkes E.S.’yi ararken yeniden dere kenarına giden sekiz öğrenci, çocuğun ölmediğini görünce ilçe merkezine götürüp onu bulmuş gibi bıraktı.
Aynı gün D.S.’yi yine tehdit eden sekiz öğrenci, bu kez küçük yaşta kız çocuğu getirmesini istedi. D.S. de diğer amcasının 3 yaşındaki kızı A.S.’yi “Sana cips alacağım” diyerek kandırdı ve sekiz öğrenciye teslim etti. Minik A.S.’ye sırayla tecavüz eden öğrenciler, ardından onu boğarak öldürüp cesedini havuz kenarına bıraktı.
Hepsi tutuklandı
Haklarında işlem başlatılan kız öğrenci D.S. ile erkek öğrenciler önce Çocuk Esirgeme Kurumu´nda gözlem altına alındı, ardından “cinayet”, “çocuğun nitelikli cinsel istismarı”, “Çocuğun nitelikli cinsel istismarına yardım etmek”, “hürriyeti tahdit” suçlamasıyla tutuklandı.
Adli Tıp: Farkındalar
İfadelerinde tüyler ürpertici tecavüz ve cinayeti ayrıntılarıyla anlatan çocukların işledikleri suçun, hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğine sahip olup olmadıklarının saptanması için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istendi. Adli Tıp Kurumu da raporunda şüphelilerin yaptıklarının bilincinde oldukları belirtilirken davranışlarını yönlendirme yeteneğinin de yeterince gelişmiş olduğu kaydedildi.
Dosya ağır cezada
Olayla ilgili soruşturmayı tamamlayan Pervari Cumhuriyet Savcılığı hazırladığı fezlekeyi Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılması için Siirt Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdi.
Tecavüzü kınamak için yürüdüler
Siirt’teki yedi kız öğrenciye tecavüz ve cinsel istismar iddiaları Siirt, Van ve Batman’da yapılan basın açıklamalarıyla kınandı. Siirt’te Güres Caddesi’nde, aralarında Siirt Üniversitesi öğrencilerinin bulunduğu bir grup genç, üzerinde “kınıyoruz” yazısı bulunan siyah çelenkle yürüdü. Yapılan basın açıklamasında, Siirt halkının olaya sessiz kalmadığı, aksine haklı ve haksızın belirlenmesi için adliyedeki gelişmeleri beklediği belirtildi. Batman Belediyesi önünde toplanan Batman Kent Kadın Meclisi üyesi bir grup ile İnsan Hakları Derneği Van Şubesi üyeleri de olayı kınadı.
İNSANIN KANINI DONDURAN İTİRAFLAR
Kuzenleri E.S. ve A.S.'yi kendilerine şantaj yapan ve tehdit eden 8 erkek öğrenciye götüren D.S. olayı şöyle anlattı: "Bir gün YİBO'nun üst tarafında fidan dikmek için gitmiştik. Fidan dikimi işi bittikten sonra, ben ve arkadaşlarım etraftaki fidan poşetlerini topluyorduk. Bu sırada iki erkek öğrenci yanıma geldi. Bana adımı sordular. Ben de adımı söyledim. Bunun üzerine onlar da bana adlarını söyledi. Fotoğrafımı çekmek istediler. Ben kendilerine izin vermedim. Daha sonra bunlar beni iterek yere düşürdü. Biri eşofmanımı çıkardı, biri üzerime uzandı. Bu şekilde fotoğrafımı çektiler.
13 Nisan 2009 günü Kültür Merkezi önünden geçerken onları gördüm. Yanıma gelerek benden onlara kız ya da erkek 3- 4 yaşlarında bir çocuk getirmemi istediler. Ben bunun nedenini sorduğumda, 'Bu seni ilgilendirmez' deyip, bana para vereceklerini söylediler. Kendilerine önce getirmeyeceğimi söyledim. Fakat benim ellerinde bulunan ve İ.'yle olan fotoğrafları aileme göstereceklerini söyleyerek tehdit ettiler. Aileme zarar vereceklerini söylediler. Ben de bu ikisinden korktuğum için çocuk getirmeyi kabul ettim.
Amcamın oğlu olan E.S.'yi kapının önünden kucağıma alarak, buluşmayı planladığımız yere gittim. Serkani Deresi'ne doğru yoldan biraz uzaklaştık. Patika yol üzerinde durdum ve E.'yi yere bıraktım. İ. ve Y. orada saklanmış bekliyorlardı. Daha sonra tekrar eve döndüm. Akşam saatlerinde E.'nin kaybolduğu haberi duyuldu.Ben Kültür Merkezi önünde duran Y. ve İ.'yi tekrar gördüm. Bu sefer onların yanına ben gittim.
Y. ve İ. bana 'Niye erkek çocuk getiriyorsun' dedi. Ve bana küçük kız çocuğu getirmemi yoksa yine ve aileme zarar vereceklerini söylediler. Ben yine bu çocukların tehditlerinden korktuğum için bu sefer eve giderek yengemin (diğer amcasının) kızı olan A.S.'yi yanıma aldım. Ona kendisine cips alacağımı söyledim. E.'yi bıraktığım yerden biraz daha yukarı bir yere A.S.'yi bıraktım. Ve ardından tekrar eve döndüm. Zaten o günün akşamında A.S.'nin havuzda boğulduğu haberini duydum. Çok pişmanım."
"SIRAYLA TECAVÜZ ETTİK"
Tecavüz ve cinayetle suçlanan Yatılı İlköğretim Bölge Okulu öğrencilerinden 14 yaşındaki Y.Ş. de olayı şöyle anlattı: "Pervari Yatılı İlköğretim okulu 7'nci sınıf öğrencisiyim. Bir tatil günü ben ve arkadaşlarım S., M., C., H., H., F. ve M. çarşıya indik. Cem büfenin önünde D. isminde daha önce tanıştığımız kız ile karşılaştık. S., F., ve C., D.'ye bize bir çocuk getirmesini istedi. Eğer bunu yapmazsa kendisini öldüreceğimizi söyledik. Biz bu çocuğu cinsel arzularımız için istemiştik. D. de bize 'Tamam' dedi. Çocuğu bize getireceği günü önceden kararlaştırmıştık.
Bir gün öğlen yemeği yedikten sonra D. yanındaki çocukla beraber ilçenin girişinde bulunan dereye geldi. D.'nin getirdiği çocuk saçları kıvırcık 2 yaşlarında bir çocuktu. D. çocuğu bize verdikten sonra biraz sonra gelip alacağını söyledi. D. çocuğu bize getirdiği zaman az önce yukarda saydığım herkes oradaydı. D. bizim yanımızdan ayrıldıktan sonra biz çocuğu yukarıda bulunan küçük bir havuzun yanına götürdük. Herkes çocuğa sırayla tecavüz etti. Ben de tecavüz ettim. Daha sonra S. bu çocuğu birkaç kez havuza atıp çıkardı. Bir ara çıkardığımızda ölmüş olduğunu gördük. Biz orada çocuğu havuzun dışında bırakarak ayrıldık. Ben yapmış olduğum bu eylemden dolayı çok pişmanım."
Geçen yıl olay sırasında 14 yaşında olan S.G.'nin insanın kanıdı donduran suçlamayla ilgili sözleri şöyle: "Pervari Yatılı İlköğretim Okulu 7'nci sınıf öğrencisiyim. Ben bir gün Pervari çarşısında gezerken daha önce tanımadığım D. isminde bir kız ile Y., A., K., F., H. ve H. kardeşler konuştular. D.'den kendilerine tecavüz etmek için bir çocuk istediler. D. de 'Tamam' dedi. Bunun üzerine D.'nin bir gün küçük çocukla ilçenin çıkışında bulunan dereye geldiğini gördük. Biz de yanına gittik. D. bize çocuğu verdikten sonra 'Bunu götürün tekrar gelip alacağım' dedi. Bunun üzerine ben Y., M., F., H ve H., kardeşler, C., çocuğu alarak ağaçların arasına götürdük. Orada hepimiz çocuğa tecavüz ettik. Kız çocuğunu da tecavüz ettikten sonra F., C., ve H. havuza attı. İlk önce attıklarında kız ölmemişti. Daha sonra bastırdılar suyun altına doğru kızın öldüğünü gördük. Kızı havuzdan çıkardık, ben 'Kızı havuza atmayın, D.'ye verin' diye söyledim. Çok pişmanım."
http://www.aksam.com.tr/2010/04/27/haber/yasam/4734/sekiz_cocuk_iki_bebege_tecavuz_etti.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder